(Pamuk: "Bi hüzünlendim ki sorma gitsin.")
Evet Pamuk bile dile geldi kitap severler, gerisini siz düşününün. Sizi sıkmadan hemen kitap yorumuna geçeyim.
Scout ve Jem adlarında iki kardeşin kasabada geçen günlük hayatını konu alıyor. Yaşlı komşuları Radley'i evden çıkartmaktan başka bir amaçları olmayan bu çocukların başlarından geçen olaylarla olgunlaşmaya başladıklarını göreceksiniz. Babaları kasabada saygı duyulan bir avukattır.Kimsenin kabul etmediği tecavüz davasını kabul etmesiyle kasaba halkı tarafından baskı görür. Bir zencinin haksız yere suçlanmasına göz yummayan avukat, çocuklarına ne söylenirse söylensin dik durmalarını öğütler.Dava ilerledikçe baskı yerini eyleme bırakır. Düşman kesilen davacı, hain planlarına çocukları dahil ederek aileye zarar vermenin yollarını ararlar.
Bir çocuğun gözünden ırkçılığı görecek, adalet,eşitlik, özgürlük kavramlarının aslında isimden öteye geçemediğinin,ön yargıların esiri olan insanların ayrımcılığını, iyilik ve kötülüğün toplum tarafından algılanışını ve bu düzene karşı çıkan bir avuç dolusu güzel insanla tanışacaksınız. Bu kitabın bize verdiği en büyük ders elimizi kalbimize götürerek vicdanımızı sorgulatması. Çarpıcı anlatımı, yalın dili, naif dokusu tüm olumsuz olaylara rağmen içinizi ısıtacak.Okudukça elinizden bırakmayı geçtim hiç bitmesin isteyeceğiniz türden bir roman. Umarım bende çağrıştırdığı duygular siz okuduğunuzda da olur.
📖Alıntı...
(Pamuk: "Niye öyle bakıyorsunuz? Ekmek musaf çarpsın ki ben öldürmedim diyorum.")
''İstediğin kadar saksağanı vur vurabilirsen ama unutma, bülbülü öldürmek günahtır.''
"Sen zencileri mi savunuyorsun, Atticus?"
"Elbette savunuyorum. Zenci deme, Scout. Bu kabalıktır."
"Okulda herkes öyle diyor".
"Bundan böyle o herkesten bir kişi eksilecek".
"Söylenecek çok şey vardı ama söylememeye karar verdim."
"Başka insanların yüzüne bakabilmek için ilk önce kendi yüzüme bakabilmeliyim."
"Bazı adamlar vardır, o adamlar... öbür dünyayla o kadar meşguldürler ki bu dünyada yaşamayı hiç bilmezler..."
"Daha başlamadan yüz yıl önce davayı kaybetmiş olmamız demek kazanmaya çalışmayacağımız anlamına gelmez"
"...ama bazen bir adamın elindeki İncil... babanın elindeki viski şişesinden daha tehlikeli olabilir."
"Bizim mahkemelerimizde, beyaz adamın dünyasıyla siyah adamın dünyası karşı karşıya geldiğinde, her zaman beyaz adam kazanır.Bu ne kadar çirkin olursa olsun hayatın bir gerçeği."
"Görünüşte hepimiz aynı türden canlılarız değil mi? Hepimiz etten ve kemikten oluşuyoruz, hepimiz aynı şekilde dünyaya geldik, aynı şekilde besleniyor, aynı havayı soluyoruz.Peki ya yeryüzünde bitmek bilmeyen bu kavgalar, savaşlar neden? Biz neden sürekli birbirimizi üzüyor, eziyor ve tüketiyoruz? Neden birileri sürekli diğerleri üzerinde egemen olma, üstünlük savaşı kurma eğiliminde?"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder